Ece Balcı Yazdı: "Beyinler Giremez!"

Yeni Türkiye’nin yeni sınır politikası netleşti:

"Zeki, laik ve sorgulayan bireyler ülkeye alınmaz!"

Pasaportunuz tam, sabıkanız yok, ülkeyi bölmek gibi bir derdiniz de yoksa… İşte asıl o zaman şüphelisiniz demektir!

Mertkan Hamit de bu garip filtreye takılanlardan biri oldu. Ne yaptı bu adam? Terör mü örgütledi? Hayır. Rant mı çevirdi? O da yok. Tek yaptığı; yazmak, düşünmek ve düşüncelerini kamuoyuyla paylaşmak.

İşte bütün mesele de burada başlıyor.

Yeni Türkiye algoritması şöyle çalışıyor:

Elinde kitap olan: Şüpheli.

Sorgulayan: Tehlikeli.

Laik: Tetikte olunmalı.

Kafa yoran: Acilen uzaklaştırılmalı.

Oysa biliyoruz ki bu ülkeye girmenin en risksiz yolu, kafayı bavula koyup bagaja vermek. Aklınızı dışarda bırakın, gerisi kolay.

Düşünün; kapıda sizi karşılayan görevli, gülümseyerek sorsa:

"Efendim, aklınız yanınızda mı?"

"Yok, onu Kıbrıs’ta bıraktım."

"Buyrun geçin, iyi tatiller."

Ama eğer “Ben anayasal haklarımı sorguluyorum, hukuka güvenmek istiyorum” diyorsanız...

Kusura bakmayın, bu tarafa geçemezsiniz. Sizde zeka emaresi var.

Türkiye artık eleştiriye değil, methiyeye açık bir ülke. Eleştirmek istiyorsan yurtdışında yap, ama methiyen varsa seni havalimanında çiçeklerle karşılayalım.

Zaten geldiğimiz noktada şunu çok net söyleyebiliriz:

"Ülkeye girişte vize değil, vicdan kontrolü yapılıyor."

Ve ne yazık ki vicdan taşıyanlar, tehlikeli ilan ediliyor.

Ama tarih hep aynı şeyi yazar: Bugün susturulanlar, yarının sesi olur.

Bugün sınırda bekletilenler, yarın sınırları aşanlardır.

Ve bugün “giremez” denenler, yarın tarihe onurlarıyla geçerler.

Türkiye’ye giremeyen insanlar listesi uzuyor. Ne mutlu onlara ki; bu listeyi hazırlayanlar tarafından "sakıncalı" bulunuyorlar.

Ben de bu vesileyle kendi pasaportuma not düşüyorum:

“Beynim bende, her an geri çevrilebilirim.”