BİLİMİN ÜSTÜNE DÜŞEN GÖLGE: DOĞU AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ ÜZERİNDEKİ SİYASİ BASKI

Üniversiteler bilimin, özgür düşüncenin ve liyakatin yuvasıdır. Ancak Doğu Akdeniz Üniversitesi’nde yaşanan gelişmeler, bu temel ilkelerin ciddi biçimde aşındığını göstermektedir.

Doğu Akdeniz Üniversitesi, yıllar boyunca Kıbrıs’ın en saygın ve uluslararası kimliğe sahip yükseköğretim kurumlarından biri oldu. Fakat son dönemde, üniversitenin adının akademik başarılarla değil, siyasi tartışmalarla anılması ciddi bir endişe yaratmaktadır.

Bazı partilerin ve parti yetkililerinin üniversitenin iç işleyişine dair açıklamalar yapması, atamalara ve yönetim kararlarına dolaylı müdahalelerde bulunması, akademik özerklik ilkesine açıkça gölge düşürmektedir.

Üniversite, siyasal yönlendirmelerin değil; bilimin, liyakatin ve kurumsal ciddiyetin alanı olmalıdır.

Ne yazık ki bu müdahaleler, sadece yönetsel karışıklık değil; aynı zamanda öğrenciler ve akademisyenler üzerinde de derin bir belirsizlik ve motivasyon kaybı yaratmıştır.

Sürekli değişen yönetim anlayışı, tutarsız kararlar ve yönünü kaybetmiş bir kurumsal yapı, eğitim kalitesini doğrudan etkiliyor. Öğrenciler kalitesi , akademik verim düşüyor ve üniversitenin itibarıyla birlikte öğrenci sayısında da kayıplar yaşanıyor.

Bu noktada okul yönetiminin sorumlulugu siyaseti beslemek değil üniversiteyi siyasetten koruyacak adımlar atmaktir. Sistemli, öngörülebilir ve liyakat esaslı bir düzeni yeniden tesis etmelidir.

Doğu Akdeniz Üniversitesi’nin geleceği, siyasi yönlendirmelerde değil; akademik istikrar, özgür düşünce ve çağdaş eğitim anlayışında yatmaktadır.

Unutulmamalıdır ki bu kurum, hiçbir partiye ya da kişiye ait değildir — toplumun ortak değeridir.

Siyaset, üniversiteden elini çekmeli; yönetim bilime ve gençliğe alan açmalıdır.

Çünkü bilimin üstüne düşen her gölge, sadece bir üniversiteyi değil, bir ülkenin geleceğini karartır.

Bugün yapılması gereken şey açıktır:

Doğu Akdeniz Üniversitesi, yeniden özgür düşüncenin, sistemli çalışmanın ve akademik onurun simgesi olmalıdır.